Düşüncelerimiz...

Biraz sorguluyor ve anlamaya çalışıyorsanız eğer sürekli zihnimizin içinde bir şeyler düşünüyor olduğumuzu fark etmişsinizdir. Sorguluyor ve anlamaya çalışıyorsanız diyorum çünkü çoğu kişi bu durumu 'normal' olarak görür ve zihninde ne olduğunu sorgulamaz. Bir şeyler düşünmek elbette her zaman vardır ancak burada önemli olan 'ne' düşündüğümüz, 'neyi' düşündüğümüz ve 'ne şekilde' düşündüğümüzdür.

Genelde bunlar ‘sorun olarak gördüğümüz’ hayatımızda ‘endişe, korku, acı’ gibi duyguları deneyimlediğimizi hissettiren düşüncelerimizdir.

Halbuki bu şekilde düşündüğümüzde bir yere varamadığımızı, olduğumuz yerde saydığımızı fark etmeyiz ve kendimizi güya ‘güvenli bir alan’ içerisinde tutuyor olduğumuzu ‘zan’nederiz.

Hayatımızdaki pek çok düşünceyi; doğru kabul ettiklerimizi, savunduklarımızı, arkasında durduklarımızı aslında çoğu zaman ‘zanlar’ üzerine yaparız. Bunu yaparız çünkü çoğunluğun olduğu yerde olmak, kabul görmüş düşüncelere tamam demek, kalabalıklar tarafından onaylanıyor olmak… gibi durumlar bizi rahatlatır ve güven verir.

Çoğu zaman aklımıza yatmayan aslında içten içe şüphe duyduğumuz düşüncelerimiz ve hislerimiz olur ancak bunları dile dökmeye, bazen kendimize bile itiraf etmeye çekiniriz, yok sayarız, görmezden geliriz. Çünkü korkarız, dışlanacağımızı, yalnız kalabileceğimizi düşünürüz. Düşüncelerimizin ya da kendimizin bir şekilde kabul görmesini isteriz halbuki başta biz kendimizi kabul etmiyoruzdur ve bu şekilde kendimizden uzak, çevremizi ve insanları memnun etmek için sıkışmış kalmış hayatlar yaşarız.

Burada bunlardan biri iyi ya da kötü değil. Bu bir tercih meselesidir. Dünya hayatında ikisi de gerekli ve gayet olağandır ve tabi ki evrensel yasalar gereği.

Benim mesajımsa açık; gerçekten sıkışmış hissedip, kendisini özgür hissetmek ve bu sıkışmışlıktan ve insanları memnun etmek mecburiyetinden vazgeçip gerçekten kendini keşfetmek, kendini ve hakiki hayatını yaşamak isteyenler için !

Eğer gerçekten böyle hissediyorsanız yargılanmadan rahatlıkla kendinizi ifade etmek ve kendinizi bulmak istiyorsanız ve en önemlisi bu yolda her şeyi yapmaya hazırsanız, sebat edebileceksiniz eğer bana ulaşın.